2
önce ali ulvi uyanık'tan gelsin:
"abuk sabukça sosyal sosa bulanmış bir hikâye fonu önünde şiddetin en tiksinçine, kadın etinin basit pazarlamasına, mizahın en kalitesizine doyamamış olan eski kuşağa ve bu ‘ucuz’ alt kategori filmlerinin iflâh olmaz tüm fetişlerine mal üreten Rodriguez - Tarantino ikilisinin yeni açtıkları ‘tezgâh’. Meraklıları başına üşüşüp bir de mânâlandırmaya çalışsınlar; ben uzağından geçmeyi yeğliyorum."
kendisini önemli sanan bu film eleştirmeni kısaca "ucuzluktan hoşlananlar için yapılmış filmlerden, ben uzak durayım, onlar bu filmleri manalandırmaya devam etsinler" demiş.
direkt giriyorum. bir sahnede eski model mercedes'e binen adamların indiği araba yeni model mercedes. bu böyle bir film. uzun uzun anlatmaya bile gerek yok aslında.
bu bir filmden ne aldım yazısından ziyade bir giydirme yazısı olacaktır:
eski model mercedes'e binen adamların son model mercedes'ten inmelerini manalandırmıyorum ki bu filmi izlerken. "uff nasıl bir deha böyle bir şeyi düşünür" demiyorum ki.
neden kendini farklılaştırmak adına beni yani bu filmi keyifle izleyenleri bir sınıflandırmanın içine sokmaya çalışıyorsun? büyük ihtimalle keyif aldığımız, ilgiyle takip ettiğimiz yönetmenler benzer seninle ama bunun yanında alternatif olarak ben bu tarzı da seviyorum.
ucuz'luğunu, basit'liğini seviyorum.
bu filmde rodriguez, "kimsenin vermediği sosyal mesajlar vereyim ve ses getireyim mesajlarımla" gayesinde değil zaten.
yönetmenin bu filmi,
meksika sınırında yaşananlar üzerinden uyuşturucu ticareti, göçmenlik, yabancılık gibi konularda düşüncelerini belirtmek için, mesaj vermek için yaptığını düşünüyorsan tabi ki olmamış bu film...
"palayı tek sallayışta üç kafa koparabilen bir adam"ın olduğu filmi izlemek de mutlu ediyor beni.
son cümledeki o -de bağlacının ne ifade ettiğini anlamayışın ve bunun üzerinden gidip sinema severi sınıflandırman üzerinde düşün derim ben.
edit: sen recep ivedik 2'ye milliyet sanat'ta övgüler döşenirken, ben vurdum mu sana, vurmadım.
machete - ustura değil pala..
önce ali ulvi uyanık'tan gelsin:
"abuk sabukça sosyal sosa bulanmış bir hikâye fonu önünde şiddetin en tiksinçine, kadın etinin basit pazarlamasına, mizahın en kalitesizine doyamamış olan eski kuşağa ve bu ‘ucuz’ alt kategori filmlerinin iflâh olmaz tüm fetişlerine mal üreten Rodriguez - Tarantino ikilisinin yeni açtıkları ‘tezgâh’. Meraklıları başına üşüşüp bir de mânâlandırmaya çalışsınlar; ben uzağından geçmeyi yeğliyorum."
kendisini önemli sanan bu film eleştirmeni kısaca "ucuzluktan hoşlananlar için yapılmış filmlerden, ben uzak durayım, onlar bu filmleri manalandırmaya devam etsinler" demiş.
direkt giriyorum. bir sahnede eski model mercedes'e binen adamların indiği araba yeni model mercedes. bu böyle bir film. uzun uzun anlatmaya bile gerek yok aslında.
bu bir filmden ne aldım yazısından ziyade bir giydirme yazısı olacaktır:
eski model mercedes'e binen adamların son model mercedes'ten inmelerini manalandırmıyorum ki bu filmi izlerken. "uff nasıl bir deha böyle bir şeyi düşünür" demiyorum ki.
neden kendini farklılaştırmak adına beni yani bu filmi keyifle izleyenleri bir sınıflandırmanın içine sokmaya çalışıyorsun? büyük ihtimalle keyif aldığımız, ilgiyle takip ettiğimiz yönetmenler benzer seninle ama bunun yanında alternatif olarak ben bu tarzı da seviyorum.
ucuz'luğunu, basit'liğini seviyorum.
bu filmde rodriguez, "kimsenin vermediği sosyal mesajlar vereyim ve ses getireyim mesajlarımla" gayesinde değil zaten.
yönetmenin bu filmi,
meksika sınırında yaşananlar üzerinden uyuşturucu ticareti, göçmenlik, yabancılık gibi konularda düşüncelerini belirtmek için, mesaj vermek için yaptığını düşünüyorsan tabi ki olmamış bu film...
"palayı tek sallayışta üç kafa koparabilen bir adam"ın olduğu filmi izlemek de mutlu ediyor beni.
son cümledeki o -de bağlacının ne ifade ettiğini anlamayışın ve bunun üzerinden gidip sinema severi sınıflandırman üzerinde düşün derim ben.
edit: sen recep ivedik 2'ye milliyet sanat'ta övgüler döşenirken, ben vurdum mu sana, vurmadım.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
2 yorum:
bilader hiç polemiğe girme boşver :))
ekşide de yazdım da orda isim vermemiştim, blog olunca rahat oluyosun :)
Yorum Gönder